*
Teknolojide yaşanan hızlı gelişmeler hayatımıza her gün yeni bir deneyim daha kazandırıyor. Bu deneyimler hem hayatımızdaki bazı alışkanlıklarımızı değiştiriyor hem de hayatımızı daha kolay bir hale getiriyor. Özellikle de iletişim teknolojilerinde yaşanan hızlı gelişmeler insanların yaşam tarzları, çevreleri ile olan ilişkileri ve bireysel zaman geçirme şekillerini büyük oranda etkiliyor. Günümüzde teknoloji alanında en popüler konulardan biri de bu anlamda artırılmış gerçeklik.Mevcut gerçeklik algısını zenginleştiren bir deneyim olarak açıklayabileceğimiz artırılmış gerçeklik (AR) teknolojisi bugün birçok alanda kullanılmaktadır. Artırılmış gerçeklik teknolojisi günlük hayatta birçok kullanıcının hayatını kolaylaştırıyor ve gün geçtikçe kendine yaşam alanlarında çok daha fazla yer bulacak gibi görünüyor. AR teknolojisi hakkında merak edilen tüm detayları sizler için derledik.
Artırılmış Gerçeklik Nedir?
Artırılmış gerçeklik teknolojisi gerçek dünyada algıladığımız tüm fiziksel unsurların, bilgisayar teknolojileri ile üretilmiş ses, grafik, video ve GPS verileri ile birleştirilmesi ile ortaya çıkan bir görüntüyü ifade eder. Artırılmış gerçeklik ile ilgili araştırma yapan kişilerin karşısına genellikle “Augmented Reality” kavramı da sıkça çıkar. Bu nedenle kişiler augmented reality ne demek sorusunu da sıkça sorar. Artırılmış gerçeklik ve augmented reality kavramları aslında aynı şeyi ifade eder. Biri bu teknolojinin Türkçe diğeri ise İngilizce karşılığıdır.
Artırılmış gerçeklik teknolojisi mevcut gerçeklik algısını çok daha zenginleştiren bir deneyim türüdür. Bu teknoloji sayesinde kişilerin çevresinde algıladığı tüm fiziksel unsurlar bilgisayarlarla oluşturulmuş video, ses, grafik ve GPS verileri ile birleştirilir. Bu birleşim ile ortaya çıkan duyusal unsurlar gerçek zamanlı şekilde fiziksel dünya ile etkileşime girmiş olur. Artırılmış gerçeklik ile birlikte gerçek ve sanal dünya birbiri ile daha entegre hale gelmiş olur. Kısacası artırılmış gerçeklik dijital olarak oluşturulmuş bir görüntünün, sesin ya da videonun gerçek fiziksel ortam ile eş zamanlı şekilde bütünleştirilmesidir.
Tarihte ilk artırılmış sanal gerçeklik deneyimi 1968 yılında Ivan Sutherland tarafından geliştirildi. Bu deneyim günümüzdeki sanal gerçeklik gözlüklerine benzer bir sistemle tasarlanmış şeffaf optik bir ekran aracılığı ile sağlandı. Elbette ki o yıllarda kullanılan bilgisayarların işlem gücü sınırlı olduğundan bu ekranlarda günümüzdeki gibi karmaşık görsellerin gösterilmesi mümkün değildi ve yalnızca basit çizimler gerçekçi şekilde gösterilebiliyordu. 1973 yılına gelindiğinde ise GPS’in geliştirilmesi ve 1993 yılında daha fonksiyonel şekilde kullanılmaya başlaması ile artırılmış gerçeklik deneyimi başka bir boyuta taşınmış oldu. Öyle ki bu sayede artırılmış gerçeklik deneyiminin en güzel örneklerinden biri olan PokemonGO da bu sayede ortaya çıkmış oldu. 2004 yılında Mathias Möhring telefon aracılığı ile işaretlenen 3D nesneyi izlemeyi sağlayan bir sistem sundu. Bu sistem üç boyutlu bir modeldeki işaretleri hesaplayıp analiz ederek tanımlama yapma ve yerlerine 3D nesneleri entegre etme yeteneğine sahipti. 2007 yılında ise sağlam gerçek zamanlı izleme ve haritalama sisteminin bulunması ile artırılmış gerçeklik deneyimi günümüzdeki haline yavaş yavaş gelmeye başladı.
Artırılmış Gerçeklik ve Sanal Gerçeklik Aynı Şey mi?
Artırılmış gerçeklik teknolojisini inceleyen kişilerin aklına benzer bir teknoloji olan sanal gerçeklik teknolojisi de geliyor. Çoğu kişi sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik kavramlarını aynı olarak algılasa da bu iki teknoloji aslında tamamen birbirinden farklı şeyleri ifade ediyor.
Artırılmış gerçeklik teknolojisinde hayali bir dünyada gerçek varlıklarla bütünleşmiş sanal unsurlar gözlemlenir. Sanal gerçeklik teknolojisinde ise tüm deneyim tamamen bir simülasyon üzerinden sunulur. Artırılmış gerçeklik teknolojisinde bir mobil cihaz kamerası ya da kulaklık aracılığı ile sunulan görüntü ya da ses gerçek zamanlı şekilde canlandırılmış olur. Geliştirilen artırılmış gerçeklik uygulamaları sayesinde aslında fiziksel olarak o ortamda var olmayan nesneler ortama uygun şekilde yerleştirilmiş olur. Kısacası artırılmış gerçeklik uygulamaları bir mobil uygulama gibi kullanılabilecek şekilde tasarlanmıştır.
Sanal gerçeklik teknolojisine baktığımızda ise oluşturulan görüntüleri görebilmek için tamamen kişinin görüş alanını kaplayan ve duyulan sesleri kontrol eden bir ekipmana ihtiyaç vardır. Yani sanal gerçeklik denilen kavram kullanıcıya tamamen yapay bir ortam oluşturur. Bu ortam kullanıcı tarafından sanal gerçeklik araçları sayesinde deneyimlenir. Bu araçlar sayesinde kullanıcının gerçek dünyayı görüşü engellenir ve sadece sanal gerçeklik için oluşturulmuş ortamı görmesi sağlanır. Ancak artırılmış gerçeklikte bilgisayar ile oluşturulmuş tüm veriler gerçek dünyaya entegre edilir.
Artırılmış Gerçeklik Nerelerde Kullanılır?
Günümüzde hemen her sektör proje süreçlerini geliştirmek ve müşterilerine farklı deneyimler sunmak için daha fazla bilgisayar tabanlı teknolojiyi benimsemeye başladı. Artırılmış gerçeklik teknolojisi de neredeyse tüm sektörlerde kendine yer bulmayı başardı. Bugün havacılıktan sağlık sektörüne otomotivden mimarlık ve mühendisliğe kadar birçok alanda artırılmış gerçeklik teknolojisinden yararlanılıyor. Özellikle de mühendislik alanında sıkça kullanılan bu teknoloji projelerin görselleştirilmesi anlamında büyük avantaj sağlıyor. Sağlık alanında da oldukça sık kullanılan bu teknoloji sayesinde bir tıp öğrencisi ders kitabına telefonunu tutarak tüm beyin katmanlarını ekran üzerinden gerçekçi şekilde deneyimleyebiliyor. Yine eğitim alanında öğrenciler bulundukları ortamı artırılmış gerçeklik sayesinde bir müzeye ya da tarihi bir alana çevirebiliyor.
Ancak artırılmış gerçeklik günlük yaşamda en çok markalar ve tüketiciler tarafından kullanılan bir teknoloji haline geldi. Özellikle pazarlama ve reklam alanında sıkça artırılmış gerçeklik uygulamaları ile karşılaşmak mümkün. Bugün birçok marka da müşterileri için artırılmış gerçeklik deneyimi sunmaya başladı. Örneğin bir akıllı saat alacağınız zaman saatin kolunuzda nasıl duracağını merak ediyorsanız mağazaya gidip saati denemek zorunda değilsiniz. Çünkü artırılmış gerçeklik deneyimi tam da bunun için var. Eğer satın almayı düşündüğünüz akıllı saatin internet sitesi üzerinde AR deneyimi mevcutsa bu sayede saati kolunuzda görmeniz mümkün. Aynı şekilde beyaz eşyadan televizyona, mobilyadan küçük ev aletlerine kadar birçok farklı ürünü de artırılmış gerçeklik deneyimi sayesinde ortama uygun şekilde incelemeniz mümkün hale geliyor. Artırılmış gerçeklik deneyimi sayesinde birçok tüketici zamandan tasarruf etmiş olur. Mağazaya gitmek, ürünü denemek gibi vakit kayıplarının önüne geçen artırılmış gerçeklik teknolojisi aynı zamanda da daha büyük ürünlerin ev içerisinde nasıl görüneceğini deneyimleme fırsatı sunar.
Artırılmış Gerçeklik Nasıl Yapılır?
Artırılmış gerçeklik teknolojisinin kullanımı için belirli uygulamalar geliştirilmiştir. Bu uygulamalar sayesinde mobil cihaz kamerası ortamı tarayarak artırılmış gerçeklik ile o ortama entegre edilmek istenen görüntüyü uyumlu bir şekilde ekrana yansıtır. Artırılmış gerçeklik ile bir görüntü elde edebilmek için buna uygun kamerası olan bir akıllı cihazınızın olması gerekir. Ek olarak bazı artırılmış gerçeklik uygulamalarının da mobil cihazınıza yüklü olması gerekebilir. Ancak birçok marka kendi internet sitelerini bu deneyimi tüketicilerine doğrudan yaşatabilecek şekilde düzenlemiştir. Örneğin bir kahve makinası almak istiyorsunuz ancak mutfağınızda nasıl duracağından ya da yeterli alan olup olmadığından emin değilsiniz. Satın almayı düşündüğünüz kahve makinasının ürün sayfasına gidip “AR ile görüntüle” seçeneğini açtığınızda telefonunuzun kamerası açılacak ve ortamı taramanızı isteyecektir. Kahve makinasını yerleştirmeyi düşündüğünüz alanı kameraya tarattığınızda ekranda kahve makinasını zemine yerleşmiş şekilde göreceksiniz. İşte artırılmış gerçeklik teknolojisini kullanmak bu kadar kolay.
Vodafone ile internetsiz kalmamak için ev interneti hizmetinden yararlanın ve sınırlı süreli fırsatları keşfedin. ADSL internet ya da fiber internet paketlerini inceleyin, internet aboneliği başlatacağınız adresin hangi internet bağlantı türüne uygun olduğunu altyapı sorgulama ile öğrenin. Adresinizde uygun altyapı olması halinde Vodafone ile görüşerek fiber hızında internete geçiş yapabilir ve bu geçişi sağladıktan sonra hız testi ve ping testi gerçekleştirerek aradaki farkı direkt olarak görebilirsiniz. Vodafone Ev İnterneti'ne gelin, sınırlı süreli fırsatları keşfedin. Üstelik taahhüdünüz boyunca zam yok!