Bulut Tabanlı Teknolojiler Sürdürülebilirlik Hedeflerine Nasıl Katkıda Bulunuyor?

Bulut Tabanlı Teknolojiler Sürdürülebilirlik Hedeflerine Nasıl Katkıda Bulunuyor?

Bulut bilişim, işletmelerin karbon emisyonlarını azaltmada çok önemli bir rol oynuyor.

 

Doğa tahribatının sonucu olan etkiler, zorluklar ve endişeler nedeniyle işletmeler, sürdürülebilirliğe yönelmeleri için artan bir baskı altında kalıyor. Sürdürülebilirlik, sadece doğru olanı yapmakla ilgili ahlaki bir zorunluluk değil aynı zamanda operasyonel bir gereklilik ve rekabette fark yaratan bir unsur olma yönünde giderek daha etkili bir araç haline geliyor. 

Şirketler, Birleşmiş Milletler'in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'ne uyum sağlamak için çabalarken, dijital teknolojiler işletmeleri sürdürülebilirliğin kurumsal stratejinin merkezinde yer aldığı bir geleceğe doğru yönlendiren kritik bir kolaylaştırıcı olarak ortaya çıkıyor. Dikkatli ve doğru bir şekilde uygulandığında sürdürülebilir teknoloji, kuruluşların karbon emisyonlarını yönetmeye ve azaltmaya yardımcı çok değerli bir kaynak olabilir. Örneğin, Gartner sürdürülebilir teknoloji kullanımını, 2024'ün En İyi 10 Stratejik Teknoloji Trendinden biri olarak tanımlıyor.

Bu alandaki öncü teknolojilerden biri de bulut bilişim ve bulut tabanlı teknolojiler işletmelerin karbon emisyonlarını azaltmada çok önemli bir rol oynuyor. Geleneksel şirket içi sunuculardan bulut tabanlı çözümlere geçiş, yalnızca operasyonları kolaylaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda veri yönetimiyle ilişkili enerji tüketimini ve karbon emisyonlarını da önemli ölçüde azaltıyor. Bu hem işletmeler hem de ekonomi için karbon azaltma ve verimliliğin artırılması açısından kritik bir önlem olabilir. Accenture tarafından yapılan bir araştırma, işletmelerin bulut hizmetlerine geçiş yaptıklarında karbon ayak izlerini ortalama yüzde 84 oranında azaltabildiğini gösteriyor. Gartner'a göre de şirketlerin yüzde 85'inden fazlası 2025 yılına kadar bulut öncelikli bir politikayı benimseyecek.

 

Sürdürülebilir ve verimli operasyonlar için bulut tabanlı teknolojiler

Bulut, şirketlere ve bireylere neredeyse sınırsız bilgi işlem, depolama, ağ oluşturma yetenekleri ve gelişmiş yazılım uygulamaları sunarken, üretken yapay zeka (GenAI) çözümleri giderek yaygınlaşıyor. Bu araçları bulutta çalıştırmak, şirketlerin daha önce tesis içinde oluşturulması çok pahalı veya zaman alıcı olabilecek karbondan arındırmayla ilgili yeni yetenekler elde etmesine olanak tanıyor.

McKinsey tarafından yapılan bir araştırmaya göre, bulut destekli teknolojilerin kullanılması, 2050 yılına kadar küresel 1,5° hedefine ulaşmak için gerekli olan 217 temsili karbondan arındırma girişiminden 101'inin (yaklaşık yarısı) uygulanmasını hızlandırabilir. 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmanın, karbondan arındırma için yılda 9,2 trilyon dolar harcamayı gerektireceği yönündeki önceki tahminlere göre, bulutun bu teknolojiler aracılığıyla sağlayacağı potansiyel katkı, yılda yüz milyarlarca dolar değerinde olabilir.

 

Bulut destekli teknolojilerden en çok üretim ve taşımacılık yararlanıyor

Bulut destekli teknolojilerin karbondan arındırma çabaları üzerindeki etkisi ise endüstrinin karbon ayak izinin büyüklüğüne ve bunu azaltma potansiyeline bağlı olarak sektöre göre değişkenlik gösteriyor. McKinsey araştırması, üretim ve taşımacılığın şu anda karbondan arındırma için bulut destekli teknolojilerden en fazla yararlanabilecek sektörler olduğunu gösteriyor. Bunun nedenini ise kısmen büyüklüklerine bağlıyor: Örneğin ulaşım sektörü, toplam küresel sera gazı emisyonlarının neredeyse dörtte birinden sorumlu olduğundan bu sektörde karbondan arındırma oranı önemli bir etkiye yol açabilir.

Araştırmada belirlenen 455 bulut kullanım örneğinin 200'ünden fazlası üretimle ilgili olurken dikkate değer örnekler arasında üretim hattında dijital ikiz teknolojileri, tahmine dayalı bakım için gerçek zamanlı analitikler ve ürün tasarımıyla ilişkili hem finansal maliyetleri hem de karbon emisyonlarını dikkate alan bir simülatör oluşturulması yer alıyor. Şirketler aynı zamanda artan üretkenlik ve azalan enerji tüketimi sayesinde maliyet tasarrufu da elde edebiliyor. Örneğin, araştırmaya göre, biyokütle ile ilgili süreçleri ham madde bileşimine göre ayarlamak için bulut destekli teknolojilerin kullanılması, verimi yüzde 5'e kadar artırabilir.

Diğer taraftan, ulaşım sektöründe ise belirlenen 455 kullanım durumu arasında 50'den fazla karbondan arındırma girişimi olduğu görülüyor. En önemli girişimler arasında yüklerin ve rotaların, şarj ağlarının ve gerçek zamanlı optimizasyonun sağlanması yer alıyor. Taşımacılık ve lojistikte karbonsuzlaştırmanın en önemli sorunlarından biri olan görünürlüğün de bulut destekli teknolojilerle önemli ölçüde artırılabileceği ifade ediliyor.

Günümüzde karbondan arındırma konusunda öncü bir rol üstlenmeyi hedefleyen şirketlerin, bulut destekli teknolojileri göz ardı etmesi mümkün değil. Değerlendirme ve raporlamadan büyük dönüşümlere ve iş etkinleştirmeye kadar her alanda bu teknolojiler, karbondan arındırma hedeflerine hızlı ve verimli bir şekilde ulaşmak için çok önemli bir araç olarak hizmet ediyor.

 

Vodafone Business olarak, Sürdürülebilir Bulut Platform Çözümlerimiz ile işletmelerin çevre dostu ve verimli bulut teknolojilerine geçişini destekliyoruz. Sürdürülebilir çözümlerimiz ile enerji tüketiminizi azaltarak karbon ayak izinizi minimize ederken, işletmenizin operasyonel maliyetlerini de düşürebilirsiniz. Vodafone Business ile geleceğin teknolojilerini bugünden deneyimleyin ve sürdürülebilir bir gelecek için adım atın.

Vodafone Business ile işletmeniz geleceğin dünyasına hazırlansın!